Hikaye Hakkında
İran'ın kuzeybatısındaki Urmiye Gölü, Orta Doğu'nun en büyük gölüdür. Ölü Deniz gibi, suları aşırı tuzludur. Göl bir zamanlar 5.000 kilometrekarelik bir alanı kaplıyordu. Birlesmis Milletler Çevre Programına göre 1995 yılından bu yana artan sıcaklıklar, azalan yağışlar, baraj inşaatları ve aşırı tarım nedeniyle göl her yıl biraz daha küçülüyor.
Gölün sularındaki organik yaşam, tuza dayanıklı birkaç türle sınırlıdır. Bol miktarda bulunan algler tuzlu su karideslerine besin sağlar ve göl kıyılarında kötü bir kokuya neden olur. Gölde sığır otu, flamingo ve pelikanların yanı sıra göçmen kuşların üreyen popülasyonları vardır.
Çevre uzmanlarına göre, "Su kotaları yerine getirilmezse ve onaylanan planlar tam olarak gerçekleştirilmezse, göl kesinlikle kurur ve iyileşme umudu kalmaz" Son yirmi yılda göl büyük oranda kurudu, zaman zaman ortalama boyutunun %20'sinden daha az küçülüyor.
Göl suyu son yıllarda kilometrelerce çekiliyor. Rüzgârın göl tabanından taşıdığı tuz, kıyıdaki geniş bir araziyi çorak hale getirdi. Kıyıya yakın yerleşim yerlerinde yaşayan insanlar köylerini ve evlerini terk etmişler. Göle bağlı gelişen turistik beldeler, son yıllarda nüfusunun büyük bir bölümünü kaybetmişler.
Su seviyesinin en derin olduğu bazı noktalarda insanlar hala suya giriyor. Tuzlu göl suyunun sağlığa faydalı olduğunu düşünüyorlar. Ancak yerel halk da biliyor ki, sular bu şekilde çekilmeye devam edilirse muhtemelen kalan bu az su da önümüzdeki yıllarda olmayacak.